Bana Bir Masal Anlatı Röportajı
Masalların yazarları değil anlatanları vardır, kültürel aktarımın da önemli araçlarındandır masallar. Masal ve hikâye anlatıcılığı hem çok eski hem de modern bir meslek.
Independent Türkçe olarak masal anlatıcılarının kapısını çaldık, onlarla masalların büyülü dünyasını konuştuk.
Efe Elmas- Masal Anlatıcısı
Masalların özellikle anonim olmasının önemli olduğunu söyleyen Elmas, masalların kaynağının belli olmadığını ifade ediyor:
"Halk üretir ve dilden dile, gönülden gönüle anlatarak nesillere aktarır. Hikâye ise daha geniş anlamda bir anlatı içerir, yazarı vardır. Kurgu ya da gerçek olabilir. Lakin masal, tamamen büyülü bir dünyada geçer ve rasyonel olmayan ama insan ruhunu etkileyen bir içeriğe sahiptir, bu açıdan önemli farkları var anlatıcılık sanatında. J.R.R Tolkien der ki "Peri masalları, periler ya da elfler hakkında değil, Periler Diyarı, yani perilerin var olduğu ülke ya da bölge hakkındadır." Periler diyarını "sihir" olarak çevirebileceğimizi söyler ve ekler "Masalda bir parça yergi yer alsa bile, bir tek şeyle asla dalga geçilmemelidir, sihrin kendisiyle" J.R.R Tolkien’in bu açıklaması beni çok etkiler. Aynı rüyalar gibi, o masal diyarında da her şey olağandır. Zaman ve mekansızlık hâkimdir."
Masal anlatıcılığını bir düş ortaklığına benzeten Elmas, şöyle devam ediyor:
"Hep birlikte kadim bir anlatı olan masalı hayal etmek ve masalın sihirli diyarına yolculuk etmektir. Anlatıcıyı, bu diyarı anlatan, tanıtan ve gezdiren bir tur rehberi gibi görürüm hep.
Bu süreç benim kendimi keşfetme, "ben kimim?" sorusunu sorma sürecimle paralel olarak gelişti aslında. Semboller, mitler ve Şamanizm gibi antik öğretiler üzerine sürekli okumalarım ve araştırmalarım vardı. Bunlar bireysel merakımdı ve bu merakım beni kendimi derin bir içsel yolculuğa da çıkarmıştı."
Masalı, insan ruhunda hangi konuya değinmek üzere yola çıktıysa ona göre seçtiğini söyleyen Elmas, şöyle devam ediyor:
"Garl Gustay Jung’un bahsettiği gölge arketipi için anima-animus için veya kendini arayış için bir masal seçebiliyorum. Dönüşümle alakalı, aşk, özlem, şifa veya kendini bilme ya da kaybolmakla ilgili masal seçebiliyorum. Benim inancıma göre masallar yaşlı bir büyükanne gibi, onun dizinin dibine oturduğumuzda ve sembolik dilini anlamaya niyet ettiğimizde bize hayata dair bir öğüt, bir bilgelik veriyor. İnsan, yaşadığı tüm acılar, çıkmazlar için bir masal anlatmış. Hayattaki birçok sorunun cevabını masallarda bulmak mümkün, tabi bir çocuk gibi o büyükanneye saygı duyup, öğütlerine yüreğinizi açarsanız. Belki de bu inancımdan dolayı, bazen de hayatımda beni etkileyen bir sürecin içinde o masal karşıma çıkıyor. Haliyle o beni seçmiş oluyor. Masalın ve hikâyenin bilgeliğine ve ruhuna saygı duymak, bu kadim anlatıları yeniden hatırlamak hedeflerimden biri. Ayrıca masallara kalbimizi açarak, modern çağın kafa karışıklığında hayatın griliğinden sıyrılıp keyifli vakit geçirmek bir diğer amacım ve olur da bir soru işaretinin cevabını hep birlikte bulursak bu da beni neşelendiriyor."